Anadolu Isuzu, Gebze Çayırova’daki üretim tesislerinde otomotiv sektör medyasına yönelik özel bir fabrika gezisi etkinliği düzenledi. Medya mensupları Anadolu Isuzu’nun üretim tesislerinde hayata geçirdiği Akıllı Fabrika uygulamasının yanı sıra “Terzi Usulü İmalat” modeli ile Ar-Ge Merkezi ve Teknoloji Merkezi’nin faaliyetleri hakkında bilgiler aldı.
Isuzu'nun üretim süreçlerindeki uzmanlar; ürettikleri otobüs ve kamyonların tüm süreçleriyle ilgili otomotiv medyası mensuplarını detaylı olarak bilgilendirdiler.
Türkiye’nin önde gelen ticari araç üreticilerinden Anadolu Isuzu, otomotiv sektör medyasına yönelik özel bir fabrika gezisi etkinliği ile bir araya geldi. Anadolu Isuzu’nun Gebze Çayırova’daki modern üretim tesislerinde düzenlenen basın buluşmasında, medya mensupları Anadolu Isuzu’nun modern üretim tesislerinde hayata geçirdiği Akıllı Fabrika uygulamasının yanı sıra, “Terzi Usulu İmalat” modeli ile Ar-Ge ve Teknoloji merkezini ziyaret etti.
Etkinlikte bir konuşma yapan Anadolu Isuzu Genel Müdürü Tuğrul Arıkan, uzun bir aradan sonra yeniden fiziksel etkinliklerde bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti ifade etti. Arıkan konuşmasında şunları söyledi:
“Çayırova’daki fabrikamız sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en modern ticari araç üretim tesislerinden biri konumunda. Bu etkinliği fabrikamızda düzenlemek bizim için çok anlamlı ve önemli. Her geçen yıl daha da güçlenen Türk otomotiv endüstrisinin en önemli üretim ve Ar-Ge merkezlerinden biri olan tesislerimizde yaptığımız üretimle ülkemizin ihracatına, ekonomisine, gelişimine çok yönlü katkılar sağlıyoruz. Bu tesislerde ‘terzi usulü imalat’ modeli ile ürettiğimiz araçlarımızın dünyanın 45 ülkesinde yüzlerce şehirde etkin bir şekilde hizmet veriyor olmasından büyük bir gurur duyuyoruz. Üretimde yerlilik oranlarını her geçen yıl daha da artırıyoruz. Üretim kalitesine ve teknoloji altyapısına yönelik güçlü, istikrarlı ve kararlı yatırımlarımızı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kesintisiz olarak sürdüreceğiz.”
"Fransa'ya 6 yılda bini aşkın araç ihraç ettik" "Fransa'ya bininci aracın teslimatını yaptık. Katıldığım teslimat töreninde ülkemiz ve çalışma arkadaşlarım adına çok sevindim ve gurur duydum. Altı yıl içinde Fransa'ya bini aşkın araç ihraç ettik. Avrupa başta olmak üzere bir çok ülkede Isuzu araçlarını görmek bizi çok mutlu ediyor." diyen Arıkan, "2023-2024 yıllarında bütün alternatif yakıtlı araç portföyümüzü de tamamlamış olacağız. Önemli bir yatırım planımız var. Avrupa'daki emisyon taahhütlerinin başlangıcı öncesinde portföyümüz tamamen hazır durumda olacak." bilgisini verdi. Akıllı ve bağlantılı araçlarla ilgili iş birliği Akıllı ve bağlantılı araçlarlarla ilgili yaptıkları çalışmaları Türkiye'deki yerel ekosistemle yapma çabasında olduklarını söyleyen Tuğrul Arıkan, "Bugün, Türkiye'de üretilen otobüs ve kamyonlarda çok önemli bir yerlilik oranına sahibiz. Alternatif yakıtlı araçlar, akıllı ve bağlantılı araçlar söz konusu olduğunda zamanında hareket etmezsek yerlilik oranlarını düşürebilir. Dolayısıyla birçok firmayla iş birliği halinde yapmaya ve bunu kültürümüz haline getirmeye çalışıyoruz. Sanayi Bakanlığı'nın açıkladığı Hamle Programı var. Bu program kapsamında yapılan çok sayıda çalışma var. Biz ise bunun yanı sıra mobilite alanında çalışan firmaların çalışmalarını test etmeleri için olanak sağladık. Akıllı olmak sadece araçla bağlantılı olmak değil, fabrikamızı da akıllı yapmaya çalışıyoruz. Bunun ilk fazını bitirdik ama daha fazları var." diye konuştu. "Terzi usulü üretim fark yaratıyor" "Verimlilik ve ihracatta rekabet açısından akıllı fabrika ve akıllı kalite kontrol yaklaşımlarına ihtiyacımız var. Daha çok terzi işi geliştirme ve terzi işi üretim yapmaya odaklandık. Bu durum özellikle otobüs dünyasında fark yaratıyor." diyen Arıkan, Yeşil Mutabakat konusunun önemine de değindi. Arıkan, Avrupa'nın bu alandaki çalışmalara pandemi sürecinde bile ara vermediğini hatta daha da hızlandırdığını belirterek, "Yeşil Mutabakat sadece Avrupa'daki firmaları değil, Avrupa ülkelerine ihracat yapan üreticileri de çok yakından ilgilendiriyor. Biz de bu firmalar arasındayız. İhracatımızın önemli kısmını Avrupa'ya yapıyoruz. Dolayısıyla bu süreç ihracat yapan firmaları etkileyecek. Fabrikanızda, söz konusu mutabakat kapsamında gerekli kriterleri yerine getiremezseniz, önemli miktarda karbon vergileriyle karşılaşama riski var. Bu da bizi rekabetçilikten iyice uzaklaştırır. Dolayısıyla sürdürülebilirlik anlamında çok şey yaptık. Bunları raporlarımızda taahhüt olarak verdik." dedi. "Güneş enerjisi santrali kuruyoruz" Sürdürülebilirliğin önemine işaret eden Tuğrul Arıkan, bu kapsamdaki çalışmalarından birinin de güneş enerjisi santrali kurmak olduğunu belirterek, "Bunun sözleşmesini imzaladık. Ağustos ayında fabrikamız güneş enerjisi ile elektrik üretmeye geçecek." dedi.
