“Türkiye’deki ekibimizi kutluyorum, zor koşullara rağmen pazar payımızı 3 puan artırdılar”
“Mersin’de bayi açılışımızı yaptık ve 500 müşterimizle bir araya geldik." diyerek konuşmasına başlayan Bruno Blin, "Renault Trucks, çok iyi gidiyor. Tüm segmentlerde ortalananın üzerinde pazar payımızı yükselttik. Bunlardan biri de Türkiye. Türkiye’deki pazar payımızı da ortalamanın üzerinde artırdık.” dedi.
Blin, yaptığı açıklamada 21 yıldır Türkiye’de ürün ve hizmetlerini sunduklarının altını çizerek, “Renault Trucks olarak tüm pazarlarda büyüme ivmesi yaşıyoruz ancak Türkiye, payımızın ortalamanın üzerinde büyüdüğü, bizler için çok özel bir bölge. Türkiye’de son üç yılda pazar payı en hızlı artan marka olduk. 16 ton üzeri ticari araçlar pazarında payımız yüzde 9’a, çekici pazarında yüzde 16’ya yükseldi.” diye konuştu.
Türkiye’de ticari araçlar pazarında yaşanan daralmaya rağmen güçlü bir varlık sergilediklerini belirten Bruno Blin, “2019 yılı daralan pazar nedeniyle zorlu bir yıl oldu ancak tüm bu zorluklara rağmen, Renault Trucks olarak pazar payımızı arttırmayı başardık. Bu performans Renault Trucks Türkiye ekibinin, Türkiye bayi teşkilatı ile gerçekleştirmiş olduğu mükemmel işbirliğinin bir sonucu. Tüm ekonomik dalgalanmalara rağmen, Türkiye’de gücümüzü çok sağlam temellere dayandırarak pazar payımızı arttırıyoruz.” dedi.
"34 milyon Euro Ar-Ge yatırımı yapıyoruz, bin 400 mühendis çalışacak"
33 Milyon Euro'luk bir yatırım ile Fransa Lyon’da yeni bir Ar-Ge merkezinin yatırımını yaptıklarına belirten Bruno Blin, “Lyon’da bulunan ve bünyesinde 1,400 mühendisin çalışması planlanan bu Araştırma & Geliştirme Merkezi, Fransa’daki en önemli 10 merkezden biri, Volvo Group’un da en büyük ikinci merkezi arasında yer alacak.” açıklamasında bulundu.
Bruno Blin, ticari araç üreticileri olarak en önemli zorluklarının başında, Avrupa Birliği CO2 regülasyonunu karşılayacak yeni teknolojileri geliştirmek olduğunu belirterek, şunları söyledi: “2025 ve 2030 için AB Regülasyonları için önemli yol kat etmemiz gerekiyor. Bu yönetmelikler, araç üreticileri için kısıtlayıcı gibi gözükmelerine rağmen müşterilerimizin kârlılıklarını arttırmaları için de muazzam bir fırsat olarak da düşünülmelidir. Daha düşük CO2 emisyonu daha az yakıt tüketimi ve müşterilerimiz için de daha fazla kârlılık demek. Regülasyon, mevcut salım oranlarına göre 2025’de yüzde 15 azalmayı, 2030’da ilave yüzde 30 azalmayı daha öngörüyor.”
Blin, “Aynı zamanda, müşterilerimiz, şehir merkezlerinde sıfır emisyon bölgelerinin hayata geçirilmesi gibi daha zorlu yerel yönetmeliklerle de karşı karşıya. Biz Renault Trucks olarak, bu yönetmeliklere olumlu yaklaşıyoruz ve elektrikli araç ihtiyaçlarının da artacağını öngörüyoruz.” dedi.
Blin, şunları söyledi: “Öncelikle müşterimize odaklıyız. Müşterimizin kendi işinde başarılı olmasına odaklıyız. Müşterimizin kendi işini daha iyi yapabilmesi için çözümlerde birlikte çalışıyoruz. Müşterilerimiz kendi sektörlerinde karmaşık bir ortamda çalışıyorlar. İşimiz, misyonumuz onların bu karışıklıklar içinden daha karlı olarak çıkmalarını sağlamak. Bunun için çözümler üretiyoruz. Buradaki en önemli görevlerimizden birini; hangi enerji kaynağını kullanacağımız, değişimin nasıl gerçekleştirileceği konusu oluşturuyor. Bunu yapabilmek için Fransa pazarında da bir organizasyon kurduk. Burada da aynı şeyi yapıyoruz. Bunun için geleceğe yatırım yapmamız gerekiyor. Lion’da çok büyük bir merkez açıyoruz. Burası 34 milyon Euro yatırım gerektiren bir Ar-Ge merkezi olacak. Bu merkezde 1.400’ün üzerinde mühendis istihdam ediyor olacağız. Bu merkez bittiği zaman Fransa’daki en büyük 10 Ar-Ge merkezinden biri olacak. Volvo Grubu içerisinde de ikinci konumunda olacak. Temel atma töreni bu ayın sonunda gerçekleşecek.”
Avrupa'da bir çok şehrin sıfır emisyon bölgeleri oluşturma konusunda karar aldığını ve bunun da elektrikli araçlar çözümünün önünü açtığını ifade eden Blin, "Renault Trucks olarak bundan 10 yıl önce elektrikli araçlarımızı sunduk. Konu enerjiye geldiği zaman burada tüm sorunlara ya da ihtiyaçlara yönelik tek bir çözüm yok. Dolayısıyla bütün farklı enerji kaynaklarını kullanacağımız bir çözüm paketi oluşturacağız. Bunun için de zaten dizelin yerine geçebilecek yakıt tipleri üzerinde çalışıyoruz ki karbondioksit hedeflerine ulaşabilelim. Burada CNG ve elektrikli motor çözümleri, çok önemli bir pay sahibi olacak. Öte yandan ekonomik ve çevresel açılardan dizel, uzun yol taşımacılığı için şu anda ve yakın gelecekte en iyi çözüm olacaktır. Bu sebeple, dizel araçlarımızda yakıt tüketimini düşürmeye devam ediyoruz.” dedi.
"Elektrikli araç gamımız olan Z.E.’nin satışları artacak, dizel araçlara da yatırım yapmaya devam ediyoruz"
Elektrikli araçlar üzerinde yoğun çalışmalar yaptıklarına ve yakın gelecekte şehir içi dağıtımda söz sahibi olabilmek için kesinlikle elektrikli araçlara ihtiyaç duyacaklarına dikkati çeken Blin, "Elektrikli 'Z.E.' gamımızı geliştirmek için çok ciddi zaman ve kaynak yatırımına devam ediyoruz. Z.E. gamımız 3,1 tondan 26 tona kadar uzanan bir yelpazede ticarileşmiş ve satışa sunulmuş durumda. Siparişler alıyoruz ve artarak devam ediyor. İsviçre'de çok önemli ve çok büyük bir grupla elektrikli araçlar üzerinden bugüne kadar yapılmış en büyük satış kontratını da yapmak üzereyiz" şeklinde belirtti.
“2019 yılında 10 bin kamyon öngörülü bakım kapsamında, takip altında”
Satış sonrası hizmetlere de değinen Bruno Blin, şöyle devam etti:
"Bir kaç ay önce Predict adlı öngörülü bir bakım hizmetini devreye aldık. Kamyonlardan merkeze veri akışının üzerine kurulu bir sistem. Bakım konusunda uzmanlaşmış kişilere akan verilerin analizi yapılıyor. Kamyondan akan verilerin analizi sonucunda aracın herhangi bir yerinde çıkabilecek arıza belirleniyor ve öncesinde şoförle iletişime geçilerek, araç yolda kalmadan en yakın servise yönlendiriliyor. Böylece aracın yolda kalmasının önüne geçiliyor. Şu an itibarıyla 15 Avrupa ülkesinde uygulanıyor ve 10 bin kamyon takip altında. 2021 yılında bu sistem Türkiye’de de devreye girecek."
Renault Trucks Türkiye Başkanı Delepine, ise şunları söyledi: “Ne yazık ki bu süreçte pazar şartları bize çok yardımcı olmadı. Ağır ticari taşıt pazarı 3 yıl boyunca sürekli aşağı doğru seyir izledi. 2019 yılında ise 2018 yılına göre yüzde 36 daraldı. Türkiye tarihindeki en düşük pazar gerçekleşti." dedi.
2019 yılındaki söz konusu zor şartlarda en büyük hedeflerinin, müşterilerine yakın kalmak ve zor dönemlerinde desteklemek olduğunu söyleyen Delepine, "Müşterilerimize ve bayilerimize yakın durduk. Renault Trucks uzun yıllardır Türkiye'de faaliyet gösteriyor. Sadece 10 yaşa kadar araçları dikkate aldığımızda 12 bin adet araç parkı mevcut. Bu kadar insan bize güvendi ve bu araçları aldı ve kullanıyor. Bizim için öncelikli destek bu dönem içiresinde bunları ayakta tutmaktı. Müşteriye yakın olmak ve müşteri memnuniyetini artırmak öncelikli hedefimiz oldu. 2019 yılında yapılan ağır ticari taşıt araştırmasına göre, müşterilerimiz tarafından bunun takdir edildiğin görmek bizi mutlu etti. Bu bizim için en önemli başarı kriteridir. Bunu başardığınızda pazar payı arkasından geliyor." dedi.
"Son 3 yıl içerisinde pazarda en hızlı büyüyen marka Renault Trucks oldu"
Renault Trucks Türkiye Başkanı Sebastien Delepine, "Türkiye'de 2017’de hedefimiz yüzde 10 pazar payına sahip olmak ve ilk 3 markadan birisi olmaktı. Son üç yılda pazarda en hızlı büyüyen marka Renault Trucks oldu. Bu üç sene sürecinde 16 ton pazarında, yüzde 3 pazar payından neredeyse yüzde 9 pazar payına ulaştık. 2019 yılında geçtiğimiz yıla oranla pazar, yüzde 36 daraldı ancak Renault Trucks olarak Türkiye pazarında en iyi lojistik çözümlerini sunarak ön plana çıkmayı başardık. T serimiz, pazarda en çok satılan ithal çekici oldu. 16 ton üzeri ticari araçlar pazarında payımız yüzde 9’a, çekici pazarında yüzde 16’ya yükseldi. 2019 senesi pazar payı anlamında Renault Trucks'ın bu bugüne kadar Türkiye’de geldiği en iyi nokta oldu." diye konuştu.
"Mükemmel bir ürün gamına sahibiz"
Delepine, "Mükemmel bir ürün gamına sahibiz. Müşteriler tarafından da takdir ediliyor. Özellikle T gamı, çekici pazarında en çok tercih edilen ürün oldu. Büyük filoların da güvenini kazandı. Son olarak Netlog’a 150 adet teslimat gerçekleştirdik.
İnşaat ürün gamı kapsamında K sınıfını sunduk. Bu ürün gamını pazarın iyi olmadığı bir dönemde piyasaya sunduk. Yeni müşterilere ulaştık. Ağır madencilik alanında çok önemli satışlara imza attık. Müşterilerimiz K'nın kilometre ve ton başına en ekonomik taşımayı yapabildiğini gördüler.
Renault Trucks finansal hizmetlerin de başarımızda katkısı oldu. Tüm bu çözüm paketlerini finansal hizmetlerimiz destekledi. 2019 yılında satışlarımızın yüzde 40’ı Renault Trucks Finansal Hizmetler tarafından yapıldı.
Renault Trucks ürünün, marka değerinin ve ikinci el araçlarının arkasında duruyor. Son 3 yıl içinde kendi ikinci el servisimizi de çok iyi geliştirdik. İkinci el servisimiz de gelişti ve çok iyi bir performans sergiliyor. Bu birimin başında deneyimli bir arkadaşımız olan Fatih Erdem var." dedi.
Geçtiğimiz sene yapılan her 4 satıştan birinin servis ve hizmet paketleriyle müşteriye ulaştırıldığını söyleyen Delepine, "Bayi teşkilatımızın içerisinde de servis paketleri oluşturduk. Bu sayede müşterilerimiz satış sonrasında olabilecek harcamaların planlanması konusunda önemli bir hizmet aldılar. Bu hizmetler çok iyi eğitimli bir teşkilat tarafından müşterilere ulaştırıldı. Kendimize ait bir eğitim merkezimiz var. Geçtiğimiz yıl 500 kişinin eğitimi yapıldı." diye konuştu.
"Pazarın gerçek potansiyeline döneceğinden eminiz"
Son dönemdeki gerilemeye rağmen Türkiye pazarına güvenmeye devam edeceklerini vurgulayan Delepine, "Pazarın gerçek potansiyeline geri döneceğine eminiz. 80 milyonun üzerinde insanın yaşadığı bir ülke, bir dinamizm var. İnsanlar devamlı hareket ediyor, mal hareket ediyor. Sürekli lojistik ihtiyacı var. 2020'de pazarda bir gelişme göreceğimizi düşünüyoruz. Dolayısıyla müşterilerimize yakın olma ve ürünü iyi anlatma odağımıza devam edeceğiz." dedi.
"Pazarın tekrar büyüdüğünü görmeden Türkiye’den ayrılmayı düşünmüyorum"
Delepine 2020 beklentilerini ise şöyle özetledi: “Müşterilerimize yakın kalmaya devam edeceğiz. Pazarın tekrar büyüdüğünü görmeden Türkiye’den ayrılmayı düşünmüyorum. Pazarın geri geleceğinden eminiz. 80 milyonun üzerinde yaşadığı bir ülke. İnsanlar hareket ediyor ve lojistik ihtiyacı var. Bana göre normal seviyesi 20-25 bin seviyesindedir. 2020’de pazarda olumlu bir gelişme göreceğiz. Müşterimize yakın olma odağımıza devam edeceğiz, ürünümüzü iyi anlatmaya devam edeceğiz. Hedefimiz yüzde 10’un üzerinde pazar payına ulaşmak. 2019 yılında çekicide ilk üçe girmiştik. Hedefimiz pazarın tamamında ilk 3’e girmek. Ürün özelinde de 13 litre yüksek kabin çekicilerimizi pazara sunmuştuk. Bunu daha da artırmayı, yaygınlaştırmayı düşünüyoruz."
Bursalıoğlu: “Türkiye pazarında 13 litrelik çekicilerimizin ağırlığını artıracağız”
Renault Trucks Türkiye Satış Direktörü Ömer Bursalıoğlu ise pazarın en iyi yakıt tüketimi seviyelerini yakaladıklarını ve bunun da toplam maliyete katkı yaptığını belirterek, “Pazarın küçük olmasına rağmen 13 litre segmentinde bir dinamizm yaşanıyor. Toplam sahip olma maliyeti sadece bizler tarafından değil, lojistik firmaları tarafından da hesaplanır hale geldi. 13 litre araçların yakıt tüketimi, ikinci el değeri ve daha uzun motor ömrü sunması talebi artırıyor.” diye konuştu.
İyi sürücü bulabilmenin ve memnun edebilmenin, lojistik firmaları için büyük önem taşımaya başladığını belirten Bursalığolu, “Bu alanda da 13 litrelik yüksek kabinli versiyonumuz büyük bir etki yarattı. Sürücüler, özellikle bu aracı tercih ediyorlar. Yüksek kabin araçlarda çok yüksek bir marka imajına da sahibiz.” dedi.
.
Editör: TE Bilisim