İsveç’in düzenli şehir yapısı ve yeşil doğasıyla öne çıkan Södertälje, temmuz ayının başında ağır ticari araç endüstrisinin merkezinde yer alan özel bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Scania, Super motor ailesinin yeniliklerini tanıtmak üzere düzenlediği deneyim etkinliğinde sektör basınını ağırladı.
Soldan, sağa; Özge Akyıldız, Orhan Yereşer, Tolga Senyücel ve Ömer Madazlıoğlu bir arada.
Doğuş Otomotiv Scania Genel Müdürü Tolga Senyücel, Pazarlama Müdürü Ömer Madazlıoğlu, Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Onur Yereşer ve Pazarlama Yöneticisi Özge Akyıldız’ın ev sahipliğinde gerçekleşen organizasyona, Türkiye’den aralarında Lojiyol’un da bulunduğu sektör basınının uzman isimleri katıldı.
Scania’nın sürdürülebilir taşımacılıktaki vizyonunu ve mühendislik gücünü yansıtan Super Deneyim Etkinliği, yalnızca yeni nesil araçların tanıtımıyla sınırlı kalmadı; aynı zamanda geleceğin lojistik çözümlerine dair güçlü mesajlar verdi.
İki günlük programda etkinlik ve deneyim buluştu
Etkinlik boyunca Doğuş Otomotiv Scania ekibi, kusursuz bir ev sahipliği sergiledi. Katılımcıların konforu için her detay özenle planlandığı; uçuş ve konaklamadan, kültürel gezi programına kadar tüm süreçler profesyonelce yönetildiği gözlerden kaçmadı. Programın ilk gününde Stockholm şehir turu ve kültürel ziyaretler organize edilirken, katılımcılara İsveç tarihi, kültürü ve önemli yapıları hakkında da zengin bilgiler aktarıldı.
Bu kapsamda organizasyonun bir diğer dikkat çeken yönü ise, özel olarak görevlendirilen rehber Ömür Çakar'ın katkısıydı. İsveç tarihi, önemli yapılar, kültürel miraslar ve geçmişin iz bırakan anları hakkında etkinlik boyunca katılımcılara detaylı bilgiler sundu.
Ve direksyon başında...
Etkinliğin ilk günü Stockholm’ü etkisi altına alan yoğun rüzgâr, ikinci gün Södertälje’de yerini güneşli bir havaya bıraktı. Böylece test parkurunda Scania’nın yeni nesil araçlarını deneyimlemek için ideal koşullar oluştu.
Scania Super Deneyim Etkinliği’nde test parkuruna dizilen araçlar, direksiyon başına geçen katılımcılara hem verimlilik hem de sürüş konforu açısından etkileyici bir deneyim sundu.
Scania Super Serisi ile gücünü ve verimliliğini kanıtlıyor
Scania, tamamen Scania bünyesinde tasarlanan ve İsveç mühendislik kalitesini yansıtan şasi, şanzıman, diferansiyel, D formlu yakıt deposu ve daha yüksek frenleme torklu retarder gibi bileşenleriyle, ağır ticari araç sektöründeki en gelişmiş çözümlerden biri olan Super Serisi ile sürdürülebilir taşımacılığı yeniden tanımlıyor.
Scania Super serisinde, markanın bugüne kadar geliştirdiği en yüksek verimliliğe sahip dizel motor sistemleri bulunuyor.
Super 11 ve Super 13 litrelik motorlar ile optimize edilmiş Opticruise şanzıman, Twin SCR teknolojisi, yeni arka aks yapısı ve aerodinamik geliştirmelerle birlikte yüzde 8’e kadar yakıt tasarrufu sağlıyor. Bu teknik özellikleri, Södertälje’deki test parkurunda bizzat deneyimleme fırsatı bulduk. Araçların hızlanma tepkileri, şanzıman geçişlerinin akıcılığı ve kabin içi sessizlik gibi konularda yüksek bir mühendislik standardı sunduğunu açıkça gözlemledik. Yakıt tasarrufuna katkı sağlayan tüm sistemlerin uyum içinde çalıştığı; motor, şanzıman ve aks yapısının sahada da teorik verileri destekleyecek biçimde optimize edildiğini gördük.
Doğuş Otomotiv Scania Pazarlama Müdürü Ömer Madazlıoğlu ve Scania Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Onur Yereşer.
Madazlıoğlu’ndan sürdürülebilirliğe güçlü vurgu
Doğuş Otomotiv Scania Pazarlama Müdürü Ömer Madazlıoğlu, “Scania sadece güçlü araçlar değil, aynı zamanda daha verimli, daha akıllı ve daha sürdürülebilir çözümler sunmayı hedefliyor. Uluslararası taşımacılık sektöründe Scania olarak hem sürdürülebilir taşımacılık hem de iş süreçlerinin devamlılığı, bizim birinci önceliğimiz. Scania için sürdürülebilirlik; karbon emisyonlarının azaltılmasından üretim kapasitesinin optimize edilmesine, alternatif yakıtlardan elektrikli çözümlere kadar birçok alanı kapsıyor.” dedi.
Yereşer: Super 11, iddialı ve yüksek verim sunan bir motor
Scania Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Onur Yereşer ise yeni motor Super 11’in basit ancak etkileyici bir yenilik olduğunu vurgulayarak, “Super 11, beş silindirli bir motor. 13'e göre 85 kilogram daha hafif. Bu hafifliği sayesinde özellikle şehir içi ve kısa mesafe taşımacılık ihtiyaçlarında önemli avantajlar sağlayacağını düşünüyoruz. Burada asıl amaç şartlara, koşullara ve ihtiyaçlara uygun bir ürün ortaya çıkartmak.” şeklinde konuştu.
Yeni nesil motor Super 11, kompakt tasarımı, üstün mühendislik özellikleri ve yüzde 7’ye varan yakıt tasarrufu ile taşımacılıkta fark yaratmaya hazırlanıyor. Scania'nın güvenilirliği kanıtlanmış Super 13 motoruyla yüzde 85 oranında ortak yapıya sahip olan Super 11, yeni nesil enjeksiyon sistemi, düşük sürtünmeli bileşenler sayesinde yakıt ekonomisi ve performans dengesini en üst seviyeye taşırken yedek parça uyumu ve düşük bakım maliyetleri açısından da kullanıcılarına büyük avantaj sağlıyor.
Yeni Super 11 motor, Super 13 motoruna göre 85 kg daha hafif yapısıyla dikkat çekiyor. 350 hp (1.800 Nm), 390 hp (2.000 Nm) ve 430 hp (2.200 Nm) olmak üzere üç farklı güç seçeneğiyle sunulan Super 11, Euro 4, 5 ve 6 emisyon standartlarını karşılıyor.
Scania Super, geçtiğimiz yıl ağır ticari araç sektörünün en prestijli ödülleri arasında yer alan “Yeşil Kamyon” ödülünü 9. kez yakıt tüketimi, ortalama hız, kullanılan AdBlue gibi kriterleri sağlayarak kazandı.
Scania’nın geniş ürün gamı, her taşımacılık ihtiyacına yanıt veriyor. Tomruk taşıma gibi özel görevlerde de güçlü duruşunu koruyan bu versiyon, görevini başarıyla yerine getiriyor.
Test etme imkânı bulduğum modeller arasında yer alan ve tamamen elektrikli Scania 40R modeli, Madazlıoğlu’nun sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımını sahada da gözle görülür biçimde yansıtıyordu.
Elektrikli Scania 40R, yüksek yüke rağmen etkileyici bir performans sundu
Etkinlik kapsamında test ettiğim araçlardan biri olan elektrikli Scania 40R A4X2NB, yüklü kullanım koşullarında sergilediği dengeli ve güçlü performansla dikkat çekti. Eğimli parkurda gerçekleştirilen sürüşte, aracın yüksek çekiş gücü ve sessiz kabin yapısı öne çıkan unsurlar arasında yer aldı.
Elektrikli çekiş sistemi sayesinde sağlanan kesintisiz tork, konforlu bir sürüş deneyimi sundu. Modelde yer alan rejeneratif frenleme sistemi, klasik retarder benzeri bir etki yaratarak yokuş aşağı sürüşlerde kontrolü artırıyor ve direksiyon simidi üzerinden hassas biçimde yönetilebiliyor. Bu özellik, yalnızca güvenliğe değil, aynı zamanda enerji geri kazanımına da katkı sunuyor. Scania 40R, markanın sıfır emisyon hedeflerine yönelik stratejisini destekleyen, hem teknik hem de operasyonel açıdan olgunlaşmış bir çözüm olarak öne çıkıyor.
Taşımacılığın geleceği için yarış hız kesmiyor
Günümüzde ağır ticari araç sektöründe yalnızca motor gücü değil; yakıt verimliliği, sürdürülebilirlik, teknoloji entegrasyonu ve operasyonel esneklik gibi pek çok kriter aynı anda önem kazanıyor.
Küresel iklim hedefleri doğrultusunda karbon salımını azaltmayı hedefleyen regülasyonlar ve artan rekabet, markaları daha yenilikçi çözümler geliştirmeye zorluyor.
Bu çerçevede Scania, Super serisiyle hem dizel hem de elektrikli motor seçeneklerinde verimlilik, güç ve çevresel uyumluluğu bir araya getirerek taşımacılığın geleceğine önemli katkılar sunan oyunculardan biri olarak öne çıkıyor.
Södertälje’de düzenlenen Super Deneyim Etkinliği, bu teknolojik dönüşümün yalnızca mühendislik seviyesinde kalmadığını, aynı zamanda sahada test edilmiş, operasyonel olarak olgunlaşmış çözümlerle desteklendiğini de gösterdi.
Gerek test parkurundaki deneyimler, gerekse sunulan teknik veriler, Scania’nın sürdürülebilir taşımacılığa dair iddiasını pekiştirirken; aynı zamanda elektrikli ve yüksek verimli motor teknolojilerinin sahadaki karşılığını da somut biçimde ortaya koydu.
Ercan Tosunoğlu / İsveç–Södertälje