Bölgesel genişlemesini sürdüren lojistik girişimi Saloodo!, geçtiğimiz günlerde dijital yük taşıma platformunu Türkiye’de faaliyete geçirdi. Saloodo! Türkiye Terminaller Dışı Operasyon Sorumlusu Engin Özberak ile Saloodo!'nun Türkiye pazarından beklentilerini, sundukları hizmeti diğer platformlardan ayıran özelliklerini ve dijitalleşmenin lojistik sektörüne etkilerini konuştuk. İşte Engin Özberak'a sorularımız ve yanıtları:

Orta Doğu ve Afrika kıtasına başarıyla giriş yaptıktan sonra stratejik büyümenizi Türkiye’ye adım atarak sürdürme kararı aldınız. Türkiye pazarından beklentilerinizi özetlemeniz mümkün mü?

Türkiye Saloodo! için çok önemli bir pazar. Asya'ya açılan bir kapı olmanın yanı sıra, ülkede akıllı lojistik çözümlere yönelik talebin de arttığını görüyoruz. Lojistiğin akıllı hale geldiği ve dijitalleştiği bir dünya vizyonumuz için sürekli çalışıyoruz ve bu nedenle yenilikçi çözümümüzü giderek daha fazla pazarda hayata geçirmeyi hedefliyoruz.

Lojistikle ilgili dijital platformların sayısı artıyor. Saloodo!'yu diğer platformlardan ayıran özellikler nelerdir?

Saloodo!, bir yük borsası ile dijital bir nakliye şirketinin iç içe geçmiş hali gibidir. Müşterilerimiz açık bir pazarın tüm avantajlarından yararlanırken, Saloodo! uzman ekibi, seçilen taşıyıcıyla gönderilerin güvenli bir şekilde taşınmasını sağlar. Saloodo!, merkezi ve tek sözleşme ortağı olarak gönderilerin sorunsuz bir şekilde taşınmasına olanak tanır.

Günümüz dünyasında tüm sektörlerde olduğu gibi lojistik sektöründe de dijitalleşme ön plana çıkıyor. Saloodo! ile hem göndericiler hem de nakliyeciler hiç bir ücret ödemeden teknoloji ve dijitalleşmeyi en üst düzeyde kullanma imkanı buluyorlar. Ayrıca tüm süreçleri Deutsche Post DHL Group gibi sektörün lider firması garantisi altında gerçekleştirmek büyük bir garanti sağlıyor.

Dijital yük borsaları, tıpkı tanınmış "normal" nakliye şirketleri ile aynı prensipte çalışır ancak gerçek zamanlı izleme ve otomatik durum güncellemeleri gibi dijital özellikler sağlar. Bunlara ek olarak, dijital kanallar aracılığıyla iletişim, taşımayla ilgili tüm tarafların (nakliyeciler, taşıyıcılar ve dijital nakliye acenteleri) tüm süreçler hakkında her zaman bilgilendirilmesini ve bilgilerin gecikmeden iletilmesini sağlar. Tıpkı geleneksel bir nakliye firması gibi, dijital nakliye firması da tüm taşımanın sorumluluğunu üstlenir. Bununla birlikte Saloodo!'nun temelinde insan teması vardır. Örneğin, müşterilerimizin yardıma ihtiyacı varsa, müşteri hizmetleri ekibimiz hemen bu ihtiyacı gidermeye odaklanır.

Saloodo!’nun 35’in üzerinde ülkede 30.000’den fazla gönderici ve 12.000’in üzerinde nakliyeci tarafından kullanıldığını belirtiyorsunuz. Bu parametreler kapsamında Türkiye'de sistemi kullanamasını hedeflediğiniz nakliyeci ve müşteri sayısı açısından, kısa ve orta vadedeki hedefleriniz nelerdir?

Vizyonumuz, dünya çapındaki göndericileri ve nakliye şirketlerini dijital olarak basit ve güvenli bir şekilde birbirine bağlamaktır. Platformumuz, Avrupa, Ortadoğu ve Sahraaltı Afrika’dan 35’ten fazla ülkenin ardından bu yıl Ağustos ayı itibarıyla Türkiye’ye başarılı bir giriş yaptı. Hem göndericiler hem de nakliyecilerden  Saloodo! için güzel geri dönüşler almak bizleri mutlu etti. Kısa zamanda Saloodo!’yu daha fazla yük göndericisi ve nakliyeci ile buluşturmayı ve onların bu platformun imkanlarını keşfetmelerini bekliyoruz. Her geçen gün daha akıllı ve daha dijital atılımların yapıldığı lojistik sektöründe, dünyanın lider lojistik firması Deutsche Post DHL Group’un tecrübesi ve birikimiyle Saloodo!’nun ve Asya’nın kapısı olarak tanımlayabileceğimiz, akıllı lojistik çözümlerine olan talebin düzenli olarak arttığı ülke olarak Türkiye’deki başarısına inanıyoruz.

Koronavirüs süreci, platformunuzun hayata geçme süresini etkiledi mi? Sürecin yatırımınız açısından artıları ve eksileri neler oldu?

Koronavirüs salgını, lojistik alanındaki dijitalleşmeyi daha da artırdı. Son aylarda, işimizi küresel olarak daha da genişletmeyi başardık. Bu kısmen hem göndericilerin hem de nakliye hizmeti sağlayıcılarının işlerini mümkün olan en hijyenik ve sorunsuz koşullarda yürütmelerini sağlayacak çözümler aramış olmasından da kaynaklanıyor. Saloodo!, tüm nakliye süreci için optimal ve tamamen dijital bir uçtan uca çözümü sunduğundan, şu anda sorumlu şirketler için bir numaralı tercih konumundayız.

Platformun Türkiye tarafı için ne kadar yatırım yaptınız?

Stratejik ticari nedenlerle bu soruyu cevaplayamayacağımız için anlayışınızı rica ediyoruz.

Sizce, dijitalleşmenin lojistik sektörüne yönelik en önemli katkıları nelerdir?

Şeffaflık, daha fazla verimlilik ve süreçlerin hızlandırılmasının yanı sıra esneklik.

Türkiye lojistik sektöründe en önemli sorunlardan birini de binlerce kamyonun boş dolaşması oluşturuyor. Platformunuz bu sorunun çözümüne ne düzeyde katkı sağlayacak?

Saloodo!'nun temel fikirlerinden biri nakliyecilerin, araçlarının boş kalma riskinden kaçınmasını sağlamaktır. Saloodo! nakliyecilere, yük taleplerine anında erişim imkanı sağlayarak günlük iş akışlarını iyileştirme imkanı sunuyor. Bu şekilde nakliyeciler de kamyonlarının kapasitesini tam olarak optimize edebiliyor ve yüksek düzeyde güvenlik ve şeffaflıktan faydalanabiliyorlar. Saloodo!, nakliye süreçlerinin olumsuz çevresel etkisini azaltmak için teknolojiyi kullanıyor ve konuyla ilgili net bir vizyona da sahip: müşterileri aynı zamanda daha kârlı ve daha çevreci kılmak.

Günümüz dünyasında tüm sektörlerde olduğu gibi lojistik sektöründe de dijitalleşme ön plana çıkıyor. Saloodo! ile hem göndericiler hem de nakliyeciler hiç bir ücret ödemeden teknoloji ve dijitelleşmeyi en üst düzeyde kullanma imkanı buluyorlar. Ayrıca tüm süreçleri Deutsche Post DHL Group gibi sektörün lider firması garantisi altında gerçekleştirmek büyük bir garanti sağlıyor.

  Ercan Tosunoğlu/LOJİYOL
Editör: TE Bilisim