Hubtic, uluslararası taşımacılık işlemlerini dijital bir platformda sunan şirketler arasında yer alıyor. Kurucusu, Almanya'da Endüstri Mühendisliği eğitimi aldıktan sonra Kloepfel Consulting’de yükselerek Türkiye ülke yöneticisi olan Abdullah Cansu, lojistik sektöründeki geleneksel yöntemlerin yarattığı aksaklıklardan yola çıkarak, dijital bir çözüm geliştirme fikriyle yola çıktı. Hubtic, 2021'de Almanya'nın Düsseldorf şehrinde kuruldu, aynı yıl İstanbul'da operasyon ofisi açıldı. Hubtic, müşterilerine bir dakikada uygun fiyat teklifi sunuyor ve yüklerin optimal taşınması sağlıyor.
Hubtic CEO'su Abdullah Cansu, kendisiyle yaptığımız röportajda; şirketlerinin kuruluşundan bu yana geçen süreci, performanslarını, faaliyetlerini ve kısa, orta ve uzun vadelerini anlattı.
Abdullah Bey, firmanızın kuruluş hikayesi nedir? Nasıl başladınız, Hubtic'i kurma fikri nasıl doğdu?
Almanya’da RWTH Aachen Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra PwC’de yaptığım stajın ardından yönetim danışmanlığı alanının ilgimi çektiğini fark ettim. Sonrasında yine stajyer olarak başladığım tedarik zinciri yönetimi alanında Avrupa’nın en büyük danışmanlık firmalarından birisi olan Kloepfel Consulting’de Türkiye ülke yöneticiliğine kadar yükseldim. Bu firmadayken lojistik sektörünün geleneksel yöntemlerle ilerlediğini ve bu nedenle yaşanan aksaklıkları fark ettim. Operasyondaki verimsizlikler başta olmak üzere, manuel işlemlerden kaynaklı zaman ve iş gücü kaybı, tutarsız fiyatlandırmalar, yük veren ile taşıyıcı arasındaki iletişim kopuklukları gibi sıkıntılara ve şeffaf olmayan süreçlere nasıl çözüm üretebileceğine odaklandım. Bunun üzerine de dijitalleşmeyi lojistik dünyasına kazandıracak bir model üzerinde çalışmaya karar verdim. Hubtic’i 2021 yılında Almanya’nın Düsseldorf şehrinde kurduk. Aynı yıl İstanbul’da açtığımız operasyon ofisimizle birlikte de faaliyetlerimize başladık.
Hubtic’in faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz?
Hubtic, uluslararası taşımacılık işlemlerinin tek bir platform üzerinden yönetilmesini sağlayan dijital bir lojistik şirketi. Geliştirdiğimiz algoritma ile müşterilerimize yalnızca bir dakikada en uygun fiyat teklifini sunabiliyor, yük verenler ve taşıyıcılar arasında doğru eşleştirmeyi yapıyor ve yüklerin optimal şekilde taşındığından emin oluyoruz. Kısacası; sürece verimlilik, şeffaflık ve hız kazandırıyoruz. Komple ve parsiyel olmak üzere kara yolu, deniz yolu ve hava yolu taşımacılığı yaparken, intermodal taşımacılık ile de sürdürülebilirliğe katkı sağlıyoruz. Uluslararası taşımacılık alanında 4 bin araçlık geniş tedarikçi ağımız ile hizmet veriyoruz. Bugüne kadar 60’tan fazla ülkede 100’e yakın rotaya taşıma gerçekleştirdik. 170’i aşkın müşteri portföyü ile 15 binin üzerinde başarılı taşımaya imza attık.
Sunduğunuz lojistik hizmetlerinin sizi rakiplerinizden ayıran özelllikleri nelerdir?
Hubtic olarak hem komple taşımalarda (FTL, FCL) hem de bir konteyner ya da tırı doldurmayacak parça yük (LTL, LCL) taşımacılığında aynı hizmeti sunuyoruz. Bu kapsamda geliştirdiğimiz takip sisteminden de yükün miktarından bağımsız olarak büyük işletmelerden KOBİ’lere kadar her ölçekten işletme ücretsiz olarak yararlanabiliyor. HubticTrack sistemimiz üzerinden yükün konumunu anlık olarak görüntüleyebilen firmalar, bunu kendi müşterileriyle paylaşıp, raporlara erişebiliyor. Ayrıca süreç boyunca uluslararası taşımacılıkta deneyimli ekibimiz ile anında iletişim desteği sunuyoruz. Üstelik ihracatçı firmalar Hubtic üzerinden taşıma numarası, yükleme-boşaltma tarihleri, lokasyon, yük tipi ve ebat gibi tüm taşıma bilgilerine de ulaşabiliyor. Yükleme noktasından boşaltma noktasına kadar taşımanın durumuyla ilgili tüm güncellemeleri görebilmelerini, sürekli güncellenen harita üzerinden yükün konumunu kontrol edip paylaşabilmelerini sağlıyoruz. Bulut sisteme yüklenen çeki listesi, ihbarnameler, CMR dokümanları ve diğer belgeleri diledikleri an görüntüleyip indirebilen firmalar, alınan taşıma hizmeti için anlaşılan navluna ve taşıma faturalarına da sistemimiz üzerinden anında ulaşabiliyor. Bu hizmetlerimizle birlikte yük taşıma süreciyle ilgili bir raporlama hizmeti de sunuyoruz. Müşterilerimiz bu raporda kilometre başına denk düşen harcama gibi detayları inceleyebiliyor ve bu da ihracat süreçlerini daha verimli hale getirmelerini sağlıyor.
Bugüne kadar neler yaptınız? Büyüme oranlarınız nasıl?
Kuruluşumuzdan itibaren Hubtic’i geliştirip, büyütmeye odaklandık. Bunun neticesinde 2022 yılında gelirimizi Euro bazında bir önceki seneye göre 6 kat artırmayı başardık. Bu sene de benzer bir büyüme hedefliyoruz. Şu anda gelirimizin yüzde 30'u yurt dışından geliyor. Yıl sonuna kadar bu oranı yüzde 50'nin üzerine çıkarmayı amaçlıyoruz.
Firmanızın büyüme stratejisi nedir? Gelecekte neleri hedefliyorsunuz?
Geçtiğimiz Mart ayında Kloepfel Consulting’in kurucularının aile ofisi, Bilişim Vadisi GSYF, APY Ventures ve melek yatırımcılardan 1,3 milyon dolar yatırım aldık. Bu yatırımı öncelikle yurt dışı hedeflerimiz için değerlendiriyoruz. Öte yandan bizim lojistik sektöründe Türk bir unicorn çıkarmak ve uluslararası ticarete sürdürülebilir katkıda bulunmak gibi güçlü hedeflerimiz var. Yatırımcıların da oluşturduğumuz sürdürülebilir değeri gördüğünün farkındayız. Dolayısıyla yeni yatırım turlarına çıkmaya devam edeceğiz.
Önümüzdeki beş yıl içerisinde ise ilk 10 lojistik şirketi arasına girme hedefimiz bulunuyor. Yine aynı süreçte ‘one-stop shop’ olarak tanımlanan, müşterilerimizin tüm lojistik ihtiyaçlarını tek bir noktadan karşılayacak bir platform olmak için çalışıyoruz.
Müşteri memnuniyetini artırmak için neler yapıyorsunuz?
Kullanıcı dostu ve güvenilir takip sistemimiz sayesinde müşterilerimiz lojistik süreçlerinin tüm detaylarına hakim oluyor. Diğer taraftan detaylı analizler içeren verilerimiz sayesinde her ölçekten şirket, lojistik yönetimlerini çok daha verimli hale getirebiliyor.
Müşteri memnuniyetini artıran bir diğer yaklaşımımız da kullanıcılarımızın ihtiyaç ve taleplerini göz önünde bulundurmamız. Örneğin armatörler ile görüşerek limanlardan özel fiyatlar alıyoruz. Bu sayede ithalat ve ihracatçı şirketlerin lojistik maliyetlerini düşürerek kârlılıklarının artmasına katkı sunuyoruz. Kara yolu taşımacılığında ise ülkemizin en büyük ihracat pazarı olan Avrupa’da faaliyet gösteren müşterilerimiz için kıta içindeki rotalarda hizmet veriyoruz. Şu anda Almanya, Fransa, İsviçre, İtalya, Çekya, Macaristan ve Romanya olmak üzere 7 ülke arasındaki toplam 15 rotada, 60 tırla taşımacılık hizmeti sunuyoruz. Ayrıca müşterilerimizden gelen talepler doğrultusunda bu rotaların haricinde Avrupa içindeki tüm rotalarda avantajlı fiyatlarla taşıma yapabilecek yetki ve kapasiteye sahibiz. Yine kara yolu taşımacılığında sunduğumuz bir diğer önemli hizmetimiz de minivan taşımacılığı. Bu kapsamda Türkiye-Avrupa arasında hızlı gönderilmesi gereken düşük tonajlı ithalat ve ihracat yüklerini 24 saat ila 72 saat arasında taşınan yükler kapıdan kapıya teslim edebiliyoruz. Bu da düşük tonajlı yüklerde hava yolu taşımacılığına göre hız ve maliyet avantajı sağlıyor.
Faaliyetlerinizde karşılaştığınız en büyük zorluklar nelerdir?
Küresel bir lojistik firması olarak, her pazara girişte dil, kültür ve regülasyon farklılıklarını aşmak gibi genel zorlukların yanı sıra rotasyon zorlukları, gümrük işlemleri ve yasal düzenlemeler, taşıma maliyetlerinin hızla değişebilmesi ve belirli bölgelerdeki altyapı eksiklikleri gibi sektöre özgü zorluklarla da karşılaşıyoruz. Her pazarın kendine özgü dinamikleri var ve bazıları bizim sektörümüz açısından daha zorlayıcı olabiliyor. Bu zorlukları aşmak da bu dinamiklere hakim olma, iyi bir planlama ve uygulama süreci ile mümkün. Öte yandan karşılaştığımız zorluklar aslında bize öğrenme fırsatları sunuyor. Girişim olarak hızlı bir şekilde öğreniyor ve adapte oluyoruz. Müşteri geri bildirimlerini de sürekli olarak göz önünde bulundurarak operasyonel stratejilerimizi yeniden değerlendiriyor ve bu sayede karşılaştığımız zorlukları aşıyoruz.