[vc_row][vc_column width="1/1"][vc_column_text] Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND), İstanbul WOW Otel’de 31 Mayıs 2014 Cumartesi günü gerçekleştirdiği toplantıda konuşan UND Başkanı Çetin Nuhoğlu, “Türkiye çok büyük bir sıkıntı yaşamazsa, bir savaş hali olmazsa en geç bu senenin sonu, bilemediniz Temmuz 2015’de bütün geçişler serbest olacak. Bir tek kuruş ödemeyeceğiz. 8 Nisan’da Dünya Bankası rapor yayınladı. Transit geçişleri engellemek yasaklanmıştır. Transit geçişten para alınamaz. Bırakın transit taşımayı, ikili taşımalarda da engel olamaz. Malların serbest dolaşım anlaşması var. AB ülkelerinin ödemediği parayı biz de ödemeyeceğiz. Bu kadar basit. Bulgaristan, transit geçişte Romanya’ya para ödemiyorsa, biz neden ödeyelim? Sormuyoruz, kabullenmişiz.” dedi. Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND), İstanbul WOW Otel’de 31 Mayıs 2014 Cumartesi günü gerçekleştirdiği toplantıda, yabancı araçların haksız rekabetine karşı yaptıkları mücadeleyi ve uluslararası alanda Türk taşımacılarının haklarının savunulması amacıyla gerçekleştirdikleri çalışmaları ve elde ettikleri kazanımları üyeleriyle paylaştı. Toplantıda ilk konuşmayı yapan UND İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener, Türkiye uluslararası eşya taşımacılığı ve lojistik sektöründe faaliyet gösteren firmaların yurtdışında muhatap oldukları haksız kısıtlama ve yaptırımların ortadan kaldırılmasının sağlanması için dünya çapındaki ilgili ve sorumlu kuruluşlar nezdinde yaptıkları girişimleri ve lobi faaliyetlerini anlattı. Şener, UND’nin; başta Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı olmak üzere Ekonomi Bakanlığı, TOBB, TİM, DEİK, İKV, MÜSİAD, TÜSİAD, YASED gibi kuruluşların da desteğini alarak pek çok eylem ve etkinlik gerçekleştirdiklerini ifade etti. Özellikle son bir yılda yaptıkları lobi faaliyetleri ve sahada yaptıkları çalışmaları görsel malzemeler eşliğinde gerçekleştirdiği sunumla anlatan Şener, Avusturya’nın Türk plakalı treylerlere yaptığı haksız uygulamalara yönelik mücadelelerine ağırlık verdi. UND Başkanı Çetin Nuhoğlu ise konuşmasına İstanbul’da C2 belgeli firma sayısının 10 yılda nasıl bir düşüş gösterdiğini anlatarak başladı. Nuhoğlu, “Yıl 2004, batıya ihracatımız 24 milyar dolar, C2 belgeli firma sayımız 430; yıl 2014 Avrupa’ya ihracatımız 72 milyar dolar, ama C2 Yetki Belgesi sahibi firma sayımız ise 400’ün altında. Nasıl oluyor da ihracatımız 3-4 kat artarken, C2 Yetki Belgeli firma sayımız azalıyor. Bugün aranızda artık birçok dostumu göremiyorum. Yıllardır beraber olduğumuz, 80’lı, 90’lı yıllarda birlikte hedef koyduğumuz birçok firma aramızdan çekildi. 2001 yılındaki yönetimde birlikte olduğumuz arkadaşlar aramızdan çekildi. Ama bir gerçek var ki; taşımacılık artıyor, Türkiye büyüyor, buna rağmen Türk nakliyecisi kan kaybediyor.” [/vc_column_text][vc_blockquote type="type3"] NUHOĞLU: “Türkiye çok büyük bir sıkıntı yaşamazsa, bir savaş hali olmazsa en geç bu senenin sonu, bilemediniz Temmuz 2015’de bütün geçişler serbest olacak. Bir tek kuruş ödemeyeceğiz. 8 Nisan’da Dünya Bankası rapor yayınladı. Transit geçişleri engellemek yasaklanmıştır. Transit geçişten para alınamaz. Bırakın transit taşımayı, ikili taşımalarda da engel olamaz. Malların serbest dolaşım anlaşması var. [/vc_blockquote][vc_column_text] <strong>“BATI TAŞIMALARINDA PAYIMIZ AZALDI”</strong> Nuhoğlu, 2008 yılında batıya yapılan 400 bin ihraç taşımanın 335 binini Türk taşımacıların gerçekleştirdiğini, yabancı plakalı araçların (Bulgaristan, Hırvatistan, Makedonya, Sırbistan, Ukrayna, Moldavya…) ise 65 bin sefer yaptığını belirterek, 2013 yılında ise, toplam seferlerin 100 bin artarak 500 bin seviyesine çıkmasına ve yüzde 80 pazar payı varken, Türk taşımacılarının payı 400 bin olmalıydı. Yabancıların payı ise 65 bin iken 100 bine çıkması lazımdı. Ama ortadaki gerçek şu; Türk taşımacılarının payı 330 binden 310 bin sefere düştü, 25 bin sefer kaybettik. Yabancı araçların ihraç sefer sayısı ise 65 binden, 190 binlik bir sefere ulaşarak 3 kat arttı. [/vc_column_text][vc_column_text] <strong>“SUYU GİTTİKÇE ÇEKİLEN BALIKLAR GİBİYİZ”</strong> “Suyu gittikçe çekilen balıklar gibiyiz. Birbirimizle uğraşıyoruz. Ama birileri suyu çekiyor. Azalan suyun içinde canlı kalmak için mücadele ediyoruz, çırpınıyoruz. Sayımız azalıyor. Yabancıların payı sürekli artıyor. Sürekli birbirimizden şikayet eder ve doğal olarak da rekabetin sonucunda kar edemez hale geliyoruz.” diyen Nuhoğlu, sektörde en çok yakınılan sorun olan bilinçsiz rekabet sorununa değindi. Nuhoğlu, başka sektörlerden hiçbir firmanın bu sektöre girmediğini, yanılıp girenler varsa anında çıktığını belirterek, “En fazla 6 ay içerisinde terk ettiler. Hiçbir sektör şu anda bizim yaşadığımız çileleri yaşamıyor. Bu kadar karsız, bu kadar belirsiz, bu kadar kendi içinde geleceğini tahmin edemeyen sektör yok. Yılgın insanlarız. Bu yılgınlık da, kendilerini yeniden ayağa kaldıracak motivasyonu yok ediyor.” diye konuştu. [/vc_column_text][vc_blockquote type="type3"] NUHOĞLU: “Suyu gittikçe çekilen balıklar gibiyiz. Birbirimizle uğraşıyoruz. Ama birileri suyu çekiyor. Azalan suyun içinde canlı kalmak için mücadele ediyoruz, çırpınıyoruz. Sayımız azalıyor. Yabancıların payı sürekli artıyor. Sürekli birbirimizden şikayet eder ve doğal olarak da rekabetin sonucunda kar edemez hale geliyoruz.” [/vc_blockquote][vc_column_text] <strong>“İZİNLİ GÖNDERİCİ OLMAK ZORUNDASINIZ”</strong> UND Başkanı Çetin Nuhoğlu, Gümrük Müsteşarlığı’nın önemli bir karar aldığını belirterek, Müsteşarlığın ‘27001 kalite standardına sahip şirketler, bana başvurduklarında, olanların kendi depolama alanlarında gümrük işlemlerini kendilerinin yapmasına izin veririm, gümrüklerde beklemeden, kapılardan direk geçişini sağlarım’ dediğini aktaran Nuhoğlu, üyelere seslenerek, “Bunu yapmak sizinle alakalı ve bunu yapmak zorundayız.” diye konuştu. Nuhoğlu, “Zaten sayımız fazla değil. Rusya ve Doğu Avrupa’daki ülkeler dahil, bu ülkelere taşıma yapan firma sayısı 700. Bunlardan ilk 50 firma toplam taşımanın yaklaşık yarısını yapıyor. Bu 50 firma izinli gönderici hakkını aldığı zaman otomatikman, araçlarımızın Halkalı’dan, Kapıkule’den çıkamama gibi bir problemi olmayacak. Zaten ihracatçınız size, ‘27001 belgeniz var mı?’diye soracak.” dedi. [/vc_column_text][vc_column_text] <strong>“SAHTE UBAK BELGELERİYLE TAŞIMA SON BULUYOR”</strong> 16 Haziran’dan itibaren tüm belgelerin iç gümrüklerde takip edilebilir hale geldiğini söyleyen Çetin Nuhoğlu, şunları söyledi; “Özellikle yabancı taşımacıların hangi geçiş belgesiyle, hangi UBAK’la nereye gittiği, iç gümrüklerde Ulaştırma ve Gümrük Bakanlıklarının yaptığı çalışmayla netleşti ve uygulamaya geçiyor. Senelerden beri arzu ettiğimiz olay, yani sahte belgelerle taşıma yapılmasının önüne geçilecek. Yabancı taşıtların sefer sayısı 190 bine çıkarken temel performansları olan sahte belgelerle yaptıkları işleri artık bazıları yapamayacak. Zaten birçoğu dürüst ve rakabetçi olarak çalışıyor. Ama bazıları da bunu bir iş planı olarak görüyorlar. Aynı UBAK belgesiyle bir burada çalışıyor, bir de Trieste’de treyler çekiyor. Fransa’da Türk TIR’larını çekiyor.” Nuhoğlu, Türk taşımacılarının en büyük sıkıntılarından biri olan Bulgaristan geçişlerinin, sınır kapısının 30 Haziran’da yenilenip hizmete açılmasıyla 8 peron, 8 kantar, tek pencere sisteminin devreye gireceğini ve sorunun büyük ölçüde çözüleceğini belirterek Avusturya’da yaşanan soruna değindi. [/vc_column_text][vc_blockquote type="type3"] NUHOĞLU: Çok kolay para harcıyoruz, çok kolay yatırım yapıyoruz. Yılda yüzde 3, yüzde 5 büyümek bizim için idealdir. Ülke yüzde 4 büyürken, siz yüzde 8 büyüyorsanız, ülkenin iki misli büyümek inanılmaz bir başarıdır. Daha büyümeye odaklanmayalım. Türkiye’nin iki misli büyümeye odaklanalım yeter. Sonuç; riskleri göremiyoruz. [/vc_blockquote][vc_single_image image="1601" img_link_target="_self"][vc_single_image image="1606" img_link_target="_self"][vc_column_text] <strong>“RO-LA ZORLAMASIYLA ZARAR EDEN ŞİRKET KURTARILIYOR”</strong> Avusturya’nın Türk taşımacılarını RO-LA’yı kullanmaya zorlamasını eleştiren Çetin Nuhoğlu, güdülen amacın ÖKOMBİ firmasını zarardan kurtarmak olduğunu bilerterek, paranın Türk nakliyecisinin cebinden çıktığını ifade ederek, “Şirketin 1 milyar Euro cirosu varken 2010-2011’de 400 milyon Euro zarar açıkladı. Bu zarar nasıl oluyor? Çünkü kimse kullanmıyor. Eskiden Bulgarlar, Macarlar, Sırplar kullanıyordu şimdi onlara serbest, sadece Türkler kullanıyor. Bu zarar Türklerden çıkarılıyor. Avusturya’ya gidip diyorsun ki Türlere geçiş izni verme trene binsinler. Bugüne kadar bu paraları ödedik. Ama artık diyoruz ki; biz yokuz.” diye konuştu. Macaristan tren hattının kapanmasından sonra toplam hattın 2’ye düştüğünü ve diğer hatların dolu hale geldiğini söyleyen Nuhoğlu böylece firmanın geçtiğimiz yıl 12 milyon Euro kar elde ettiğini söyledi. Avusturya’ya seslenen Nuhoğlu, “Macaristan’dan geçiyorduk hattı sen kaldırdın anlaşmayı sen bozdun. Bir ülkenin ticaretini engelleyemezsin. Ben Almanya’ya senede 7,5 milyar Euro’luk mal gönderiyorum ve 8,5 milyar Euro’luk ithalat yapıyorum. Sen kimsin? Ben Almanya ile ticaret yapacaksam, senden izin mi alacağım?” dedi. Avusturya’nın tarihinde ilk defa bir KUKK toplantısında suç işlediğinin farkına vardığını söyleyen Nuhoğlu, Avusturya’nın, ‘Biz aslında suç işliyoruz. Ödenecek tazminatların altından kalkamayız’ diye düşünmeye başladığını belirterek, Avusturya’daki bir firmaya dava açması için yetki verdiklerini, ‘Şimdi yana yakıla bu işin altından nasıl kalkarız’ diye düşünüyorlar dedi. “Tren, niye kalkar nasıl kalkar, bizim gücümüz ne?” diye düşünenlerin olduğunu söyleyen Nuhoğlu, “Bizim gücümüz yok! Hukukun gücü var. 1963 yılında imzalanan Ankara Anlaşması var.” dedi. Çetin Nuhoğlu, “Türkiye çok büyük bir sıkıntı yaşamazsa, bir savaş hali olmazsa en geç bu senenin sonu, bilemediniz Temmuz 2015’de bütün geçişler serbest olacak. Bir tek kuruş ödemeyeceğiz. 8 Nisan’da Dünya Bankası rapor yayınladı. Transit geçişleri engellemek yasaklanmıştır. Transit geçişten para alınamaz. Bırakın transit taşımayı, ikili taşımalarda da engel olamaz. Malların serbest dolaşım anlaşması var. AB ülkelerinin ödemediği parayı biz de ödemeyeceğiz. Bu kadar basit. Bulgaristan, transit geçişte Romanya’ya para ödemiyorsa, biz neden ödeyelim? Sormuyoruz, kabullenmişiz. Hepimiz Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyesiyiz. Dünya Bankası (DB) Bali’de çok net bir karar aldı. Diyor ki;‘Transit geçiş üye ülkeler arasında haktır. Hatta onları sakatlayacak şekilde bürokratik engel de suçtur’ dedi. Bunu da imzaladı AB’nin 28 ülkesi ve Temmuz 2014’te hayata geçiyor.” [/vc_column_text][vc_single_image image="1594" img_link_target="_self"][vc_column_text] <strong>“ÇOK KOLAY YATIRIM YAPIYORUZ”</strong> Türk taşımacılarının çok hızlı büyümeyi tercih ettiğini, bunun sağlıklı olmadığını vurgulayan Nuhoğlu, “Çok kolay para harcıyoruz, çok kolay yatırım yapıyoruz. Yılda yüzde 3, yüzde 5 büyümek bizim için idealdir. Ülke yüzde 4 büyürken, siz yüzde 8 büyüyorsanız, ülkenin iki misli büyümek inanılmaz bir başarıdır. Daha büyümeye odaklanmayalım. Türkiye’nin iki misli büyümeye odaklanalım yeter. Sonuç; riskleri göremiyoruz.” diye konuştu. <strong>“MESLEKİ YETERLİLİK ÖNCELİKTE OLMALI”</strong> Türkiye’de uluslararası taşımacı olmanın kolay olduğunu söyleyen Nuhoğlu, bu konuda araştırma yaptıklarını, dünyanın önde gelen ülkelerinde Türkiye’deki gibi sektöre girişlerin kolay olmadığını belirterek, özellikle ‘mesleki yeterlilik’ konusunun büyük önem taşıdığını belirterek, Bakanlığa, C2 Yetki Belgesi almak isteyen bir firmanın öncelikle mesleki yeterlilik kriterini yerine getirmesinin zorunlu kılınmasını önerdiklerini söyledi. [/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width="1/1"][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width="1/1"][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width="1/1"][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column width="1/1"][/vc_column][/vc_row]