DFDS genç yöneticilerini geleceğe hazırlıyor DFDS genç yöneticilerini geleceğe hazırlıyor
Türkiye’deki önemli markaların gerçekleştirdiklerini örnek vaka mantığıyla işleyerek, iş ve akademi dünyasına yönelik hizmet vermek üzere kurulan dijital vaka kütüphanesi - Markalar Fısıldıyor’da İpragaz da yerini aldı. 1961 yılında kurulan İpragaz, Türkiye’nin ilk tüp dolum tesisi ile bugünkü dev bir sektöre dönüşümüne öncülük etti. Mavi Dev’in hikayesine değinen Selim Şiper, özellikle de 2000’de zirve yapan Türkiye LPG pazarında 2001 itibarı ile yaşanan trajik değişime karşın İpragaz’ın geliştirdiği stratejiyi ve başarıya uzanan zorlu süreci Markalar Fısıldıyor’da paylaştı. Selim Şiper TÜRKİYE LPG SEKTÖRÜ 2000'DE ZİRVE YAPTI "Türkiye’de ilk tüpü doldurmamızdan 2000’e kadar geçen süreçte, o dönem tüpgaz ve dökme LPG’den oluşan pazarın her yıl büyüdüğünü görüyoruz” diyen Şiper, 1995 ve sonrasında ortaya çıkan otogaz gerçeğinin ise bu büyümede sıçrama yarattığını ve 2000 yılında Türkiye LPG sektörünün 4.5 milyon tonluk rekor seviye ile zirve yaptığını belirtti. Ancak hemen bir yıl ardından yaşanan 2001 krizi ve doğal gazın Türkiye’de kullanıma sıra dışı bir hızla sokulması ile Türkiye LPG sektöründe inanılmaz bir değişimin yaşandığına; tüpgaz ve dökme gaz pazarlarında trajik bir düşüşün başladığına dikkat çeken Selim Şiper, “2000 yılında 2.2 milyon ton olan tüpgaz pazarı, bugün üçte bir küçülerek 700 bin tona gerilemiş durumda. 1.1 milyon ton olan dökme gaz pazarı ise yüzde 95’in üstünde bir daralma ile şu anda 70 bin tonlara geriledi. Bu kadar hızlı ve güçlü bir daralma yaşanan pazarlarda iki yol vardır. Birisi kolay olan ve ‘ineği sağmak’ olarak adlandırılan; kısa vadede nakde dönerek, küçülerek risklerden en az şekilde etkilenmeye çalışmaktır -ki bu uzun vadede olumsuz sonuçlar doğurur. Diğeri ise markasına, tecrübesine, kalitesine ve finansal gücüne güvenen şirketlerin tercih ettiği ‘mücadele etmek’tir” dedi. İPRAGAZ İNEĞİ SAĞMAK YERİNE ZOR OLANI SEÇTİ 2000 yılına gelene kadar LPG sektöründe tüpgaz ve dökme gaz pazarlarında öne çıkan İpragaz’ın, yaşanan bu görülmemiş değişim ile birlikte ‘ineği sağmak’ yerine çok yönlü mücadele başlattığına değinen Şiper, “Uzun vadeli ve çok yönlü strateji ile farklı açılardan önemli adımlar attık. Öncelikle İpragaz’ın omurgasını oluşturan tüpgaz bayilerimizi sürdürülebilir kılmak için kar hedefimiz olmadan çok çeşitli ürünleri tedarik edip, satmalarını sağladık. Organizasyon yapıları çok uygun olduğu için damacana su markamız olan Birdağ’ı yarattık. Bununla birlikte bulunduğumuz pazarları geliştirdik, yeni segmentler, alt pazarlar kurduk, inovatif ürünler sunduk. Marinegas, Freepoint Isı Şemsiyeleri, LPG PRO gibi yeni markalar yarattık. Prins gibi teknoloji ve kalite açısından dünyanın en önemli otogaz dönüşüm markasını Türkiye’ye getirdik” açıklamalarında bulundu. İpragaz, kalite ve güvencesini yansıtan İpragaz Otogaz ve diğer alt markaları ile birlikte otogaz pazarında güçlü ve yaygın bir ağa sahip. Otogazla birlikte diğer alanlarda da önemli organik ve inorganik büyüme kaydeden İpragaz, dökme gaz pazarındaki öncülüğünü LNG (sıvılaştırılmış doğal gaz) ile pekiştirdi. Bununla birlikte İpragaz’ın kurumsal güvencesi ve tüm Türkiye’de yaygın güçlü bayi ağı ile İpragaz Elektrik’in 2012 yılından bu yana müşterilerine önemli avantajlar sunduğuna dikkat çeken Selim Şiper, İpragaz’ı; LPG, LNG, elektrik ve akaryakıt gibi 4 temel segmentte çözümler sunabilen enerji şirketi konumuna taşıyan zincirin son halkasının da GO olduğunu vurguladı. "Akaryakıt alanında da, yüksek standartlarda yarattığımız GO markası ile bir açılım sağladık” diyen Şiper, “Yaptığımız her işte olduğu gibi GO’da da İpragaz markasına uygun insanlarla çalışma ihtiyacı duyuyoruz. Bu yaklaşımla GO markamızı da adım adım, ama her zaman İpragaz desteği ile götürmek niyetindeyiz” şeklinde konuştu. Daralan pazara karşı savaşta İpragaz’ın tercih ettiği yol ve verdiği mücadele sonucu ulaştığı başarılı noktayı rakamlarla da örnekleyen Şiper, “2000 yılından bugüne LPG satış miktarımız yarı yarıya azaldıysa da, ciromuz bugün yüzde 70’in de üzerinde bir artışla 700 milyon dolarlardan, 1.2 milyar dolara yükseldi. Bana göre 55 yıllık İpragaz hayatının özetleyecek tek şey; bu bileşenleri değişen şartlar çerçevesinde doğruya yakın kullanabilmiş olmasıdır. Aksi takdirde tek başına güreşen bir şirketin, bugünkü gibi sağlıklı şekilde ayakta kalması pek de o kadar görülen bir şey değil” açıklamasında bulundu.

Editör: TE Bilisim