7. Ekonomi ve Lojistik Zirvesi’nde “Başkanlar Oturumu” düzenlendi. FIATA Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Genel Transport CEO’su Turgut Erkeskin’in moderatörlüğünü yaptığı oturuma UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı ve DEİK Lojistik İş Konseyi Başkanı Ayşem Ulusoy, TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erdemir ve LODER Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gülçin Büyüközkan katıldı.
LODER'in 2001 yılında özellikle bireysel üyeliğin geçerliği olduğu bir dernek olarak kurulduğunu söyleyen LODER Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gülçin Büyüközkan, oturumda yaptığı konuşmada, "21 yıldır Türkiye'de özellikle lojistik ve tedarik zinciri alanında lider bir kuruluş olarak, sektörü ve sektördeki şirketlerimizi olabildiğince sürdürülebilir başarıları için farklı faaliyetlerle destekleme faaliyetleri yürütüyoruz. Bu doğrultuda çok önem verdiğimiz 1 Haziran'da UND ve UTİKAD ile işbirliği protokolü de imzaladık. Düzenlediğimiz etkinlikler, zirveler ve farklı farkındalık konularında çalışmalarda öncü olmaya ve desteklemeye çalışıyoruz." dedi.
Gülçin Büyüközkan: "Lojistik sektörü açısından pandemi kırılım yarattı"
Pandemi sürecinde yaptıkları çalışmaları anlatan Gülçin Büyüközkan, "Pandemi, hepimizin beklemediği bir süreç olarak karşımıza çıktı. Bu süreçte sektörümüze nasıl destek sağlayabileceğimizi sorguladık. Bizim ana misyonumuz; bilinçlendirme, farkındalık yaratma ve olası oluşumlarla da kuruluşları ve sektörü desteklemekti. Bu doğrultuda etkinlikler düzenledik. Sonuçta bu sürecin geçeceğini, aslında gelcek için hazır olmak üzere donanımlı olmamız gerektiğini vuruladık." dedi.
Lojistik sektörü açısından pandeminin kırılım yarattığını söyleyen Büyüközkan, "Biz sektör içinde olanlar lojistik ve tedarik zincirinin önemini biliyoruz ama çoğu kesim pandemiyle birlikte farkındalık yaşadı. Ortağı olduğumuz Tedarik Zinciri Profesyonelleri Kulübü'nün etkinlikleriyle de dirençli olma, mevcut durumdan fırsatlar yaratma olgusunu daha da vurgulamaya çalıştık." diye konuştu.
Dijitalleşme konusuyla ilgili de görüşlerini aktaran Gülçin Büyüközkan, şunları söyledi: “Dijitalleşme dediğimiz olgu 7-8 yıldır her sektörde gündemde. Dijitalleşme, lojistiğe ve tedarik zincirine ciddi katma değer sağlıyor. Lojistik süreçlerimizin içine girmek lazım. En iyi işi mutfakta olanlar bilir. Operasyona inip ihtiyacın ne olduğunu bulmak lazım. Doğru sürece doğru teknolojiyi uygulamamız gerekiyor. Şirketlerin stratejik hedefleri doğrultusunda hangi teknolojiden nasıl faydalanır bunu kurgulamsı gerekiyor. Teknoloji iyi özümseyen insan kaynağı ile yola devam edilmesi gerekiyor.”
Ayşem Ulusoy: "Diğer derneklerle ortak çalışmaya başlayarak lojistiğin yapısal reform sürecini başlattık"
Etkinlikte yaptığı konuşmada UTİKAD'ı bir referans noktası olarak gördüklerini söyleyen UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı ve DEİK Lojistik İş Konseyi Başkanı Ayşem Ulusoy, UTİKAD'ın değişik taşıma modları ve faaliyet kollarıyla, farklı profilde üye yapısına sahip bir çatı kuruluşu olduğunu ve sahadan aldığı bilgilerle süreci yönettiğini ifade etti.
Ulusoy, "Çok fazla taşıma modunu aynı anda bünyemizde barındırıyoruz. Çalışma gruplarımızın sayesinde, sahadan çok önemli bilgiler alıyoruz. Bunların hem kuma tarafına ve uluslararasında ilgili kurumlara aktarılmasında önemli rol oynuyoruz. Özellikle uluslararası arenada söyleyecek sözümüzün olmasını çok kıymetli buluyoruz." dedi.
Konuşmasında pandemi sürecine de değinen Ayşem Ulusoy, "Söz konusu süreçte her sabah farklı bir senaryo ile uyandık. Çok kıymetli bir iş yaptığımızın farkına vardık. 10-15 yılda erişebileceğimiz noktaya iki yılda geldik. Hem dijital tarafta hem de diğer süreçlerde iş yapış modellerine çok kıvrak bir şekilde uyum sağladılar. Kendi üyelerimiz açısından durumu değerlendirdiğimde, süreci çok iyi yönettiğimizi düşünüyorum. Bu süreç bize birlikte çalışmanın önemini de gösterdi. Diğer değerli derneklerimizle ortak platformlarda, ortak söylemlerle, ortak sorunlara ortak çözüm önerileriyle lojistiğin yapısal reform sürecini başlattık. Lojistik buna hazır, sektör hazır, üyelerimiz hazır. Sadece, hep birlikte nasıl yol alabileceğimizi bilmemiz gerekiyor." dedi.
"Farklı rotalarda, farklı güzergahlarda, farklı sistemler bulamayan lojistik şirketleri gerçekten zorlanacak"
Pandemi sürecinin lojistik sürecine önemli katma değerler kazandırdığını söyleyen Ayşem Ulusoy, "Bizler manevra gücümüzün farkına vardık. Lojistik sektörü gücünün farkına vardı. Ben lojistik sektörünün bu süreçten çok güçlenerek çıkacağını düşünüyorum. Sürdürülebilirlik çok önemli. Önümüzde Yeşil Mutabakat süreci var. Ben, bundan sonraki süreçte çeşitliliğin de çok önemli olacağı kanaatindeyim. Farklı rotalarda, farklı güzergahlarda, farklı sistemler bulamayan lojistik şirketleri gerçekten zorlanacak. Tek bir rotaya yönelen lojistik şirketleri ne yazık ki büyük sıkıntı yaşayacak. Sabah güne bir savaşla uyanabiliyoruz. Karşımıza neler çıkacağını bilmiyoruz. Lojistiği tekrar kurgulamak zorundayız. Bu konuyla ilgili olarak da bir çalıştay zinciri düzenlemeyi planlıyoruz." dedi.
TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erdemir, TÜRKLİM'in konumunu şöyle özetledi: "Üyeleri itibarıyla bakıldığında TÜRKLİM üyeleri, Türkiye'de elleçlenen konteynerlerin yüzde 95'ini kuru yükün, dökme yükün yüzde 70'lere yakınını, kuruvaziyer limanlarımızın yüzde 97'sini, Ro-Ro'nün yüzde 95'ini temsil ediyor. İki liman hariç tutulduğunda, tüm sektörü temsil ettiğini söyleyebiliriz."
